Kanlıkavak
İsim
insana ürperti veriyor değil mi? Ne de olsa kan geçiyor, adını kanlı bir
şeylerden alıyor.
Yakın
tarihte burada, geride derin izler bırakan bir hadise yaşandığı muhakkak. Artık
bu neydi, birbirine kavuşamayan iki aşığın canına kast etmesi miydi veya
(riyavet edildiği gibi) ideolojik çatışmaların yol açtığı kanlı bir hadiseye mi
şahitlik etti bu mekân, Allah bilir.
İsmi
Kanlıkavak olsa da bugün burası Eskişehir’in asude mekânlarından birisi. Nehrin
iki yanında uzanan park insana güzel bir göz zevki sunuyor. Özellikle bahar
mevsiminde görücüye çıkan ağaçlar tabiatın eşsiz manzarasıyla görenleri
büyülüyor.
Eskişehir’in
asude
havası parka sinmiş durumda. Hafta sonu bile olsa çok kalabalık olmuyor Kanlıkavak. Sakin adımlarla, yüzleri mütebessim, suyun kenarından yürümeye özen göstererek yolları adımlayan insanları görüyorsunuz veya parkta oyun oynayan çocukların, insanı yıllar öncesine götürecek kadar mutlu şakımalarını duyuyorsunuz burada.
Porsuk
Nehri’nin de eski azgın hali kalmamış. Kışın yer yer taşan Porsuk nehri kış
bile olsa oldukça sakin bugünlerde. Kendi halinde, sessizce ancak hedefinden
emin bir tarzda aşağıya doğru akıp gidiyor Porsuk Nehri’nin Kanlıkavakı ortadan
tam ikiye bölen kolu.
Kanlıkavak
gerek Eskişehir’in sakinlerine gerekse de şehre dışarıdan gelen misafirlerine
hoş bir ev sahipliği yapıyor. Geride ise tatlı, insana tekrar yaşama arzusu
veren güzel hatıralar bırakarak el sallıyor ziyaretçilerine.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder