Yukarılar, kadimden bu yana, tarihe yön veren
insanların tercih ettiği mekânlar olmuş. Yaşadığı şehir ve içerisinde bulunduğu
toplumdan bir süreliğine ayrılarak yukarılarda mesken tutan sıradışı insanlar
büyük toplumsal inkılapların fitilini ateşlemiş.
Eskişehir’in kadim yerleşim mahalli Odunpazarı’nda
bulunan Şelale Park da yukarılardaki mekânlardan bir tanesi.
Odunpazarı’nın tarihi evlerinin arasındaki
kıvrımlı yolları arşınlayarak çıkıyorsunuz Şelale Park’a.
Zirveye tırmanmak yorucu olsa da buram buram tarih
kokan sokaklar hiçbir yorgunluk hissettirmiyor size. Bilakis tarihin zengin ve
renkli mirasını yaşatan mekânlar, ayaklarınızın daha bir canlı basmasına vesile
oluyor toprağa.
Şelale Park yokuşun zirvesinde. Oraya vardığınızda
geriye dönüp katettiğiniz mesafeyi görmek ve mesafenin hemen ardındaki
Eskişehir manzarasını izlemek buraya geldiğinizde yapacağınız ilk şey olmalı.
Yukarıdaki kapıdan girdiğinizde hemen sağınızdaki
park çocukların oynaması, büyüklerin banklara oturarak sırtlarını güneşe
vermesi için güzel bir mekan.
![]() |
Şelale yaz aylarında aktif oluyor. |
Parkın hemen arkasında buraya adını veren şelale
var. Üzerine çıkmak yasak olmasa manzaraya bir de oradan bakmak isterdiniz
doğrusu.
Şelalenin karşısında restoran/cafe tarzı bir yer
var. Onun altından da yayalar için yürüyüş yolu geçiyor. Yolda sevdiklerinizle
birlikte yürüyebilir, çocuklarınızla ufak müsabakalar yapabilirsiniz.
Yoldan yukarıya çıktığınızda, nazlı nazlı dönen
pervanesiyle bir yel değirmeni size el sallıyor. Ahşap görünümlü bu şirin
değirmen buraya çok güzel bir hava vermiş doğrusu. Onu görenler değirmenle
birlikte uzun uzun selfie çekilmeyi ihmal etmiyorlar.
Değirmenin karşısındaki park ve buradaki oyun ve
jimnastik aletleri oldukça hoş. Özellikle parktaki küçük ancak hırçın dönme
dolaba binmeden parktan ayrılmayın.
Hava temiz, güzel; manzara hoş. Karnınız acıktı
tabii. Parkta mı bir şeyler yeseniz yoksa aşağıdaki Odunpazarında mı?
Açlık dayanılmaz noktada değilse kendinizi Odunpazarı’na
doğru bırakın.
Çiğ böreklerinizi beklerken ılık bahar havasına
ayak uydururcasına hafifçe çalan müziğe kulak verin.
Sonra da sizi çok bekletmeden gelen, Kırım Tatar
çiğ börek evinin nazik çalışanları tarafından kibarca sunulan çiğ böreklerinizi
besmelenizi çekerek afiyetle yiyin.
Ne diyelim…
Afiyet şifa olsun.
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilBu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilçok güzel olmuş ağzım sulandı.
YanıtlaSil